29 Aralık 2017 Cuma

Zaman Sıçrayıcılığı

               
1-      Zaman Sıçrayıcılığı Tarihçesi

Zaman sıçrayıcıları için zaman değişken (değiştirilebilir) bir olgu olduğundan böyle bir tarihçe yazmaya kalkmak saçmalıktır ve yazılmamıştır, bulunmamaktadır.

2-      Zaman Sıçrayışı Nedir, Nasıl Yapılır?

Zaman sıçrayışı, sıçrayışı yapan için bulunduğu zaman ve mekândan, paralel bir diğer evrendeki aynı mekâna, fakat farklı bir zamana yapılan yolculuktur. Bunu zihinsel gelişimi yeterli olan tüm canlılar yapabilir. İnsanlar için öğrenilebilir bir meditasyon türü diyebiliriz zaman sıçrayışı için. Zaman sıçrayışı meditasyonu, meditasyonu yapan zaman sıçrayıcısının tecrübesine, zindeliğine ve diğer çevre şartlarına göre; bulunulan zamanda yaklaşık altı saat ile kırk sekiz saat arasında bir sürede gerçekleşir. Meditasyon sonucu maksimum on güneş yılı ileri veyahut on güneş yılı geriye gidilebilir. Zamanda minimum ileriye gidilebilecek güvenli sıçrayış, bulunulan tarihten bir hafta sonrası olarak belirlenmiştir. Daha yakın bir zamana sıçramak istenip meditasyon süresi de sıçramak istenilen zamanı geçerse ileri yakın zaman paradoksu adı verilen olay gerçekleşir. Kişi zaman sıçrayışı meditasyonunu zamanda ileri sıçramak amacıyla yapmakta fakat sıçramak istediği zaman çoktan geride kalmıştır. Böylece zaman sıçrayışı meditasyonundan asla çıkamaz. Zaman paradoksuna yakalanmıştır. Zamanda geriye doğru sıçrarken de aynı şekilde dikkatli olunmalı, minimum bir haftalık güvenli süreye uyulmalıdır. Örneğin yalnızca dün, iki gün önce gibi değişken tarihlere sıçramaya niyet edilip uzun süren bir meditasyona başlanırsa (meditasyon otuz altı veya kırk sekiz saat gibi bir süre boyunca devam ederse) sıçranılacak zamanda yine meditasyonda olunacağından zaman sıçrayıcısı meditasyondan asla çıkamaz ve geçmiş zaman paradoksu denilen sorun ortaya çıkar.

               Zaman sıçrayışı yapacak kişi, (zaman sıçrayıcısı) tarihi değiştirirken (zamanda sıçrarken) var olan sonsuz sayıdaki paralel evrelerden birine sıçramış olacağı için meditasyona başladığı bedenden de farklı bir bedende bulacaktır kendini. Yani zamanda sıçrayan biri gezegende meditasyona başladığı aynı noktada, paralel bir evrende, farklı bir bedene de sıçramış olur. Bir nevi zihnin yolculuğudur bu. Zaman sıçrayıcısının sıçrayıştan sonra kendini bulduğu beden, zaman sıçrayıcısının hazırlanması için daima uyku halinde, zinde, çok genç (çocuk, bebek) ya da çok yaşlı (bunak vs.) olmayan; cinsiyeti, eğitim durumu, mesleği ve benzeri özellikleri belirsiz, rastgele bir beden olacaktır. Zaman sıçrayıcısı yaşadığı tüm anları hatırlar (anıları yeni beynine yüklenir), bulunduğu yeni mekân, zaman ve beden de; yeni bedeninin, zamanının, mekanının şartları uyku halindeyken eksiksiz ve yanlışsız olarak öğrenilerek tam uyum sağlanmış olur.
              


Zaman sıçrayıcısı da tüm canlılar gibi ölümlüdür. Sıçradığı tüm zamanlarda, bulunduğu tüm mekanlarda ve yaşadığı tüm bedenlerde beden sağlığına (kendine) azami dikkati göstermeli, kendini korumalıdır. Zaman sıçrayıcısı bulunduğu beden ve zamanda ölürse (zihni meditasyon yapamayacak derecede zayıf düşerse, zihnin bulunduğu beden meditasyonu gerçekleştirecek enerjiden yoksun kalırsa vs.) zamanda sıçrayış meditasyonunu gerçekleştiremeyeceğinden zihni söner, bedenle birlikte ölür. Zaman sıçrayıcısı eğer zamanda sıçrama konusunda ustalaşırsa sayısız beden, paralel evren ve zaman değiştirerek neredeyse sonsuza dek (zaman sıçrayıcılığı başladığından beri) var olabilir. Bunu hala sürdürenler olduğu -tam olarak kesin olmamakla birlikte- tahmin edilmektedir. Fakat zaman da uzaydaki -evrendeki- diğer her şey gibi sonludur ve bitecektir. İşte bu sebepten dolayı asla sonsuza dek var olan bir zaman sıçrayıcısı bulunmamaktadır.